Bursa’da Uludağ’dan başlayıp, Marmara Denizi’ne dökülen 200 kilometrelik Nilüfer Çayı’ndan ayrılan, bahçe ve meyve bahçelerinin arasından geçen Demirtaş Çayı, geride bıraktığı kimyasal atıklar nedeniyle turuncuya boyandı. Mahalle sakinleri, derenin bazen mavi bazen de kırmızı aktığını, kimyasal atıklardan dolayı derede dayanılmaz bir koku oluştuğunu söyledi.
Bölgede inceleme yapan Doğa ve Çevre Koruma Derneği (DOĞADER) gönüllüleri, bir plastik fabrikasından dereye kimyasal madde salındığını belirledi. DOĞADER gönüllülerinin ihbarı üzerine harekete geçen Bursa Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü ekipleri, detaylı inceleme yaptı. Gruplar ayrıca dereye kimyasal atık bırakıldığını da belirledi. Soruşturma sonunda söz konusu fabrikanın “çevre izin ve lisansı” olmadığı gerekçesiyle faaliyetleri durduruldu.
“BU FABRİKALAR LİSANSLI FABRİKA DEĞİLDİR”
Fabrikanın faaliyetleri durdurulduktan sonra derenin daha temiz hale geldiğini vurgulayan DOĞADER Yönetim Kurulu Üyesi Murat Demir, “Bölge halkının derneğimize yaptığı şikayet üzerine dün buraya geldik. Yaptığımız incelemeler sonucunda derenin temizlendiğini tespit ettik. Haftada birkaç kez renkli kimyasallarla kirletilen dere, renkli akıyordu.Yaptığımız inceleme sonucunda buradaki bir fabrikanın kirlilik yaptığı tespit edildi.Şikâyetimiz üzerine Bursa Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü cezai yaptırım uyguladı. Fabrika kapatıldı.Bu tür tesislerin burada olmaması gerekiyor.Çünkü etrafımızda zeytin,şeftali ve armut bahçeleri var.Burası taze sebze tarımı ve hayvancılığın yapıldığı doğal bir yer.Bir bölge.Burada fabrika dediğimiz yerler değil. bildiğimiz betondan yapılmış fabrikalar, gecekondu fabrikası diyebileceğimiz formattaki plastik kaplamalı fabrikalar, bu fabrikalar bakanlıktan ruhsatlı fabrikalar ya da geçici ruhsatlarla çalışan fabrikalar değil. Bu alan gelişmeye açık bir alan değil. İmar durumu tarım alanı ve doğal alan olarak görünmektedir. Sanayiye ve gelişmeye kapalı bir alan. “Bu bölgeye yakın olan Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi’nde sanayi faaliyeti var ama kontrollü bir şekilde yürütülüyor” dedi.
“DERİNİN KİMYASALLARLA KİRLENDİĞİNİ VE RENKLENDİĞİNİ GÖRDÜK”
Derenin 2 bin 160 hektar tarım arazisinin su ihtiyacını karşılayan Demirtaş Barajı’na da aktığını belirten Demir, “OSB’deki fabrikalar Sanayi, Teknoloji ve Sanayi Bakanlığı prosedürlerine uygun olarak inşa edilen fabrikalardır. Çevresi var, kendi arıtma tesisi var. Buradaki fabrika faaliyetleri kontrolden uzak, kontrole tabi.” Bunlar var olmayan faaliyetlerdir. Derenin kimyasallarla kirlendiğini ve haftanın 1-2 günü rengarenk aktığını gördük. Yetkililerin burada faaliyet yapılmamasını, ruhsat verilmemesini ve bu fabrikaların buradan kaldırılmasını istiyoruz. Burada tarım ve hayvancılığın devam etmesini istiyoruz. Bu dere aynı zamanda Bursa’nın da önemli bir bölümünü sulamaktadır. “Tarımsal sulama amacıyla kullanılan Demirtaş Barajı’nı besleyen derelerden biridir. Kimyasal kirliliğin bu dere üzerinden baraja ulaşması tarımsal faaliyetleri olumsuz etkileyecektir. Yetkililerin bu duruma bir an önce müdahale etmesini rica ediyoruz. ” dedi.
